Tükenmişlik sendromu içinde olan yazar Sezai, 3-5 damacana içinde hobi olarak biriktirdiği bozuk parayı bütün hale getirip güzel bir tatil geçirmek ve kafasını boşaltmak ister. Bozuk paraları hamallarla birlikte bankaya götürdüğünde paranın çoğunun sahte olduğu ortaya çıkacaktır. Bu olay sonucu götürüldüğü hapishanede firar olayına denk gelir. Kendide firar ettikten sonra tanıştığı dilencilerin baronu Kazım, ona iş teklif eder. "En iyi para en iyi hikayede vardır'' ilkesi üzerinden yola çıkarak dilencileri için hikaye yazmasını ister. Bu kişilerden birisi de üvey kızı olan Işıl'dır. Yurt dışında üniversite eğitimi almış kibar ve düşünceli bir insan olan Sezai, madeni paraların bütünlemesiyle başlayan trajik komedi nedeniyle bir anda bilmediği çok farklı bir dünyanın anti-kahramanına dönüşür…

Büyük kariyer hedeflerine ulaşmak amacıyla enerjisini ve frekansını ayarlamak için bir yaşam koçu ile çözüm arayan Helin, her gün tam bir inançla yeni bir yaşam koçuna gittiğinde en yakın arkadaşı Cafer'i de yanında götürür. Helin'in durumuyla alay eden Cafer, bir parti sonrası magazin basınının "Sevgili misiniz?" diye sorması üzerine “Ben yaşam koçuyum” cevabını verince Helin'in büyük kariyer değişikliğine sebep olarak Türkiye'nin en popüler yaşam koçu olur.